11 Ocak 2013 Cuma

Kıymet Bilmek


Hepimizin yaptığı şeydir aslında, bulunduğumuz ortamın, kişinin ve ya durumun kıymetini bilmemek. Başımıza daha başka bir felaket geldiğinde onun değerini anlarız.

Bulunduğumuz anın değeri bilmemiz gerektiğini gösteren bir yazıyı paylaşıyorum sizlerle.

Bir padişah acemi bir köle ile gemiye binmişti. Köle hiç deniz görmemiş, geminin mihnetini tatmamıştı. Ağlamaya, inlemeye başladı. Tir tir titriyordu. Avutmak için çok uğraştılar, ama bir türlü sakinleşmedi. Padişahın keyfi kaçtı.
Herkes aciz bir vaziyetteyken gemide bulunan yaşlı bir adam padişahın huzuruna çıktı,
“Müsaade buyurursanız ben onu sustururum” dedi.
Padişah da “lütfetmiş olursunuz” dedi.
Yaşlı adam emretti, köleyi denize attılar. Köle birkaç kere suya battı çıktı. Sonra saçından yakaladılar, gemiden tarafa çektiler. Köle gemiye yaklaşınca iki eliyle dümene asıldı, oradan gemiye çıktı, bir köşede uslu uslu oturmaya başladı.
Yaşlı adamın yaptığı iş padişahı hayrete düşürdü.
“Bu işteki hikmet nedir ?” diye sordu.
Yaşlı adam cevap verdi:
“Köle evvelce suya batmayı tatmamıştı. Gemideki selâmetin kıymetini bilmiyordu. İşte huzur ve saadet de böyledir, bir felâket görmeyen kimse, huzurun kıymetini bilemez.”


Kıymet bilmeyi öğrenmemiz gerekiyor bu hayatta...

Sevgiler

13 Aralık 2012 Perşembe

2012 Yılının Arama Trendleri Neler?


Ne ara 2012 bitiyor da biz yeni bir yıl için ger sayım yapmaya başlıyoruz anlayamıyorum...

Zaman'ın suyu çıktı artık nasıl aktığı belli değil:) 
Bu yazım çok zamanlı olacak gibi geliyor bana, zaman demişken çok uzun zaman oldu yazı yazmadığımı fark ettim:)
Eee biraz da benim kalemime sağlık olsun bakalım.

İnternette gezinirken bakıyım 2012 yılına damgasını vuran haberler, olaylar nedir diye? Kendimi Google Zeitgeist sayfasında buldum.

2012 yılının arama trendlerine girdim, son zamanların en gözde olayı tt olma, hangi dizi konuşulmuş, hangi olay herkesin dilinde, hangi ünlü nerede ne yapıyor yaz google hoppp her şey dökülsün karşına:)
Ben de bunu size toplu halde sunmak istedim, neden mi canım sıkıldı da ondan:)

Öncelikle arama motorunda trend olanlara bir göz atalım;


Twitter'ın listede olmaması beni biraz şaşırttı aslında, ama en dikkatimi çekende Araba Oyunları oldu:) Araba oyunları için bu kadar seferber olan erkekler başka şeyler içinde çaba sarf etseler keşke.
8'de İşkur'u görüyoruz, hemen Tuik 2012 işsizlik oranlarına baktım ve aşağıdaki en güncel tablo ile karşılaştım.
Genç nüfusta işsizlik oranı 17.2, istihdam edlenlerin yüzde 58,2'si 10 kişiden az çalışanı olan iş yerinde çalıştığı, yüzde 3'ünün ek bir işinin bulunduğu, yüzde 2,4'ünün mevcut işini değiştirmek için veya mevcut işine ek olarak bir iş aradığı tespit edilmiş. Ücretli olarak çalışanların yüzde 86,4'ü sürekli bir işte çalışıyor.
Türkiye'nin durumu bu ne yazık ki:(

En çok aranan TV Dizileri var sırada, bu liste beni gerçekten şaşırttı. Tabi yıl geneline baktığımız için sezon sonu itibarı ile başlayan dizilerin adı bile geçmiyor. Buradan son dönemin favori dizisi "Benim için üzüme" yi çıkarıyorum:) twitter'da da salı akşamları özellikle tt olan bir dizinin arama motorunda adı geçmesi diye bir şey söz konusu olamaz sanırım:)
6 ve 10. sıraları hiç kaileye bile almıyorum, allah rızası için birileri bu dizileri yayından kaldırsın ekran kirliliğinden başka bir şey değiller.
Suskunlar benim favori dizimdi fakat onun suyunu çıkarttılar maalesef sonu da hüsran oldu zaten, hazin son Final damgasını yedi:(
Yalan Dünya'nın da gününü sürekli değiştirip duruyorlar yakındır solandıracaklar galiba, ben hayatımda bu kadar yapmacık ve reklam kokan bir dizi daha görmedim, insanları iyice mal yerine koyuyorlar ve biz de onların istediği şeyi yapıp izlemeye devam ediyoruz.

İşte en çok aranan ünlüler listesi; Ajda'm benim canımın içi idolüm 10 numaram:)
Erol Köse sayesinde Hadise yılı 1. olarak kapatmadıysa ben de Özlem değilim, resmen kadın yılını yaşıyor valla. reklamın iyisi kötüsü olmaz tekniğini uyguluyor. Gerçi bunu genel olarak ünlüler yapıyor, yeter ki isimleri bir magazin kanalında geçsin, veya haber olsunlar bir gazeteye falan filan. 
Bize ne bundan o kısmı anlayamadılar hala...


O yüzden ünlü kısmını geçiyorum, herkesin hayatı kendine dostlar:)

Erkeklerin dikkatini çekelim birazda, gerçi raporlar konuşuyor benim bir şey söylememe gerek yok sanırım:) Bize her yer Galatasaray, sadece arama motorları değil.
Beşiktaş'a ayrı bir sempatim var, onun 5. olmasına üzüldüm nokta.

Ve Sıra Seyahat Noktalarında, insanlar 1 yıl boyunca çalışıp tatilin hayali kurarken bir yandan da nereye giderim diye pc başında yer yök tavan yapıyorlar, hala anlamıyorum bu Antalya neden hep 1:) Bir ben mi sevmiyorum bu memleketi koskoca 2012 verisi yanılıyor olamaz sanırım.


Ben sadece Türkiye bazında ele aldım ama size tavsiyem tüm Ülkelerin detayları mevcut, araştırma yapmayı sevenler için bakılmasını tavsiye ediyorum.
Özellikle google trends' e girdiğiniz zaman gerçekten kendinizi kaybedebiliyorsunuz, hem öğreniyorsunuz hem eğleniyorsunuz:) 

http://www.google.com.tr/trends/

Şimdilik bu kadar, 2013 de daha sık yazılarla karşınıza çıkacağım:)

Sevgiler,

22 Mayıs 2012 Salı

Klinik'e Gidelim mi?

imcyeditepe.blogspot.com yazımdan alıntıdır:)

Geldik dönemin son yazısına:) Koşturmanın sonuna gelmiş olmak mutluluk verse de, özlem duygusu içimde biraz burukluk yaratmıyor değil. Son noktayı şahane bir ajansla yapalım istedim, umarım keyif alırsınız:)
Hayatımız fazlasıyla sosyal medya odaklı olmaya başladı, 7'den 77'ye derler ya işte aynen onu yaşıyoruz. Küçük büyük demeden bütün işletmeler bu furyanın içerisine dahil olmuş durumda. Kimisi bunu profesyonel bir ele teslim ederken kimisi de kendi uğraşlarıyla bir yerlere gelmeye çalışıyorlar.
Son yazımın konusu Sosyal Medya Ajansları, her şey de en iyisini arayan ben, ajans bulma konusunda da aynı yolda ilerledim:)
Kim mi bu ajans? Müşterine bir hasta şefkatiyle yaklaşıp onları iyileştirmek için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan Klinik Sosyal Medya Ajansı.
Bir sosyal medya ajans nasıl olmalı sorusuna verilen cevap ne olmalıdır sizce?
Buyrun bakalım:)
Klinik Sosyal Medya Ajansı, eğlenir ve eğlendirir, üretir ve sunar. Kendisi eğlendiği kadar insanları eğlendirir ve insanları güldürmekle, insanları kendine güldürmek arasındaki ince çizgiyi çok iyi bilir. İnsanların markaların sayesinde iyi vakit geçirmelerini, en azından iyi zaman geçirdiklerini hissetmelerini sağlar.
Dijital stratejilerin tamamı görünüşte bunu hedeflerken firma adına da hedef odaklı olur. Zaten başarılı bir kampanya bunların tamamını sağlamıyor mu? Klinik ajans iyi işleri başarılı kampanyalara çeviriyor. Bu süreçlerin kurucuları kimler mi? Bakın öncelikle kendisi eğlenen ekip nasıl oluyormuş:)
Ben buna yaratıcı, üretken, işini seven, çalışma ortamına bağlı, birbirine sağdık ekip ruhu derim:)
Klinik Ajans Sosyal Medya Sektörüne nasıl bakıyor? Sektörün ilerleyen yıllardaki süreçleri hakkında nasıl bir öngörüleri var bunu değerlendirelim birazda.
Bildiğiniz gibi bu çok yeni bir sektör. Haliyle bundan dolayı sirkülasyon çok fazla. Çünkü amatör olarak herkesin içinde olduğu ama profesyonel boyutta bu amatörlerin genelde yanlış ve eksik yorumladığı bir sektör. İnsanların 1 senede uzman titrini aldıkları ve uzman gibi davranmaya başladıkları ve öğrenme açılığı olmadığı taktirde çok değil belki de bir ayda gündemin gerisinde kaldıkları çok hızlı bir sektör. Klinik bunu içindeki sinerjiyle, çalışan memnuniyetini üst seviyede tutarak sağlıyor. Çalışanlarını, gene bünyesinde bulunduğu Değişim Grup'un bir şirketi olan Dijital Akademi aracılığıyla eğitip, teorik bilginin büyük kısmını burada sunuyor. Pratik kısmı da zaten ajans içinde kazanılıyor. Yani Klinik bundan 5 -10 sene sonrası için, sektöre kalifiye bunun yanında hem alaylı hem mektepli eleman yetiştiriyor. Bu sektör geneline bakıldığında oldukça yaratıcı bir süreç aslında.
Böyle keyifli bir ajans da çalışma fikri oluştuysa aklınızda hemen işe alım süreçleriyle ilgili link paylaşıyorum:) http://www.isteobenim.com/
Size tavsiyem klasik, iç bunaltıcı, tek düze cv yerine böyle bir şey yaparak farkındalığınızı ortaya koymanız olacaktır:)

Yeni nesil çok fena geliyor:)
Klinik Ajansın müşteri portföyü oldukça geniş olduğu görülmektedir, gönül isterdi ki size detay vereyim ama iş politikaları oldukça gizli kapaklı elimden geleni yapsam da data konusunda çok fazla bilgiye ulaşamadım.
Markalarıyla olan iletişimlerine bakıldığında, satışın artması yanında bir de firmaların sayfalarının, kullanıcı için özel olması, adeta fenomen bir sayfa olması beklentileri ile karşılaşıyorlar. Bunlar genelde tüm markaların talep ettiği çok temel istekler. Ama bunun yanında sayfa üzerinden uygulamayla yapılan satışlar, yarışmalar, kampanyalar bunların hepsi ajansın firmaya sunduğu 360 derecelik hizmetin bir parçası olmaktadır.
Kliniğin diğer sosyal medya ajanslarından farkı nedir sizce, her taraf ajans oldu, herkes sosyal medya sorumlusu, herkesin bu konuda bir fikri var.
Her şeyden önce Klinik sadece bir ajans değil, teknik olarak bakıldığında Sosyal Medya Optimizasyonunu kullanan ilk ajans olma özelliğini taşıyor. Sizi içerikleri farklı düzenleyerek arama motoru sonuçlarında yukarılara taşıyor.

Yaklaşımları bile farklı bu ajansın, biraz web sayfasını inceleyelim. şahsi fikrim oldukça yaratıcı ve keyifli bir web sayfası olduğudur. Kliniğimize hoş geldiniz efenim diye açılan bir site:)
Check-up tan yeni doğan ünitesine, sosyal dahiliyeden, estetik küvezine kadar her şey mevcut bu klinikte. Her derde deva anlayacağınız. http://www.klinik.com.tr/ sayfayı inceleyin gerçekten çok eğlenceli:)

Ajans kendi bünyesinde sosyal medyayı oldukça güzel kullanıyor, bütün hesapları da aktif olduğu görülmektedir.
Herkesin artık olmazsa olması blog sayfaları, markalar içinde vazgeçilmez olduğu görülmektedir. Klinik her şeyde olduğu gibi burdaa da başarılı bir iş çıkarmış. Güncel haberleri, sektörde olup biteni buradan takip edebilirsiniz. http://blog.klinik.com.tr/

Ayrıca herkesin bildiği ve artık bir parçamız olan facebook, twitter ve friendfeed hesaplarında da oldukça aktif olduğunu görmekteyiz. Ama şu gözüme çarpmadı değil, bu kadar sosyal medya kurdu olan bir ajansın takipçileri neden az olur. Neyse vardır bunda da bir bildikleri:)
Şimdi inceleme yazısı olduğu için bu detayları belirtmek durumundayım, yoksa yaptığı işlere lafımız yok.
Bence şimdi herkes bir like yapsın :)

Tamam şimdi oldu devam edebiliriz:)

Klinik ajansın marka ile iş süreçleri nasıl oluyor dersiniz?
Öncelikle marka araştırılıyor, o markaya özel konseptli bir sunum hazırlanıyor.Sonrasında konuşmaktan daha önemli olduğu herkesçe kabul edilen, marka dinleniyor ve beklentileri ölçülüyor. Bu ölçümler doğrultusunda bir yola karar verilip, ortak paydada buluşmak suretiyle en verimli şekilde ilerleme hedefleniyor. Adımlarını da bu hedefler doğrultusunda atmaya dikkat ediyor.

Açık olmak gerekirse ben bu ajansı sevdim, ekip enerjik, ortam güzel ee bir çalışma ortamında daha ne istenir verimi arttırma adına.
Yaratıcı bir iş yapmak istiyorsanız işe alım linkini de paylaştık:) Biz kapıları açıyoruz gerisi size kalmış diyorum.

Şimdi sosyal medya da aktif olmak isteyen markalar haydi parmaklar çalışsın, iletişim bilgilerini paylaşmak benden iletişim kurmak sizden.

Merak etmeyin iyileşeceksiniz:)
444 0 711
0212 310 46 21

P.S: Bu yazının hazırlanmasındaki desteği için Klinik Ajans Dijital Pazarlama Müdürü Ramiz Coşkun'a ve çalışma arkadaşlarına teşekkürlerimi bir borç bilirim:)


Özlem Altıkulaç
Sevgiler

6 Mayıs 2012 Pazar

Aşk mı?

Tarifi olur mu acaba bu duygunun?

Herkes kendince bir yorum yapar durur ama yoktur işte olmayacaktır bunun tarifi. Yaşayan iki kişi dışında ne olup bittiğini kimseler anlayamaz. Günümüzde oldukça modernize edilen bu ulvi his yok edilmeye mahkum mu edilmekte?

Herkes mi aşık, herkes mi seviyor yoksa öyle olduklarını mı sanıyorlar.

Sadece kaşına ,gözüne ,güzelliğine, yakışıklılığına, boyuna, posuna mı tav oluyoruz. Maalesef ki bunlara oluyoruz, inkar edilse de herkesin içinde olan bir gerçektir bu. Perdeyi indirip içi görmeyi başarabiliyor muyuz?

Peki soruyorum, nedir aşk? Ucu bucağı olmayan şu sosyal dünyaya bu soruyu sorduğumuzda klişe sonuçları alabiliyoruz. Aşk, birlikte anı paylaşmak, onsuz olamamak, hep onu düşünmek vb bir çok cümle. Bence bunun tanımı yoktur, tanımsızdır. Sonsuz bir şey midir? Keşke olabilse.
İyiyi kötüyü, olumlu olumsuz her şeyi içinde barındıran sımsıcak bir o kadar da soğuk bir histir. Ben aşkı her iki tarafıyla düşünüyorum, mutluluk ve acı çekmek gibi. Özlüyorsun, ama uzaktasın. Gözünün içine bakıyorsun ama aldatıyorsun. Aşkın o büyüsünü basitleştiriyor muyuz?

Peki aşk ilk görüşte mi olur? 
Pat karşında onu görürsün, gözünü ayıramazsın ondan, evet dersin budur. Ve sonra her şey plansız programsız gelişiverir. Hissedersin, anlatmak istersin ama dilin dönmez anlatamazsın. Yoktur dersin bunun bir tanımı yoktur.

Tek söyleyebileceğin onu içimde yaşıyorum olur...

Özlem Altıkulaç








4 Nisan 2012 Çarşamba

Kadınların Kalbinden Geçen Biscolata ( yakışıklıları) :)

Her şey yakışıklı mı yakışıklı biscolata erkeklerinin biz bayanlar için özel hazırlamış oldukları çikolataların sergilendiği reklam ile başladı. Bu reklam Şölen çikolata sayesinde, sektörde yeni bir çağın başlangıcı oldu. Açılışı bu muhteşem reklam ile yapmak istiyorum, öncelikle biraz kendimize gelelim değil mi:)
İzlediğimiz bu olağanüstü reklam televizyondan çok sosyal ağlarda bayanların paylaşımlarıyla büyük bir kitleye ulaştı. Tabi bu kitle fazlasıyla bayanlardan oluşuyor bunu kabul ediyoruz:)
Biraz markanın çıkış hikayesini ele alalım.
Biscolata markası Mart 2009’da pazara sunuldu. Hedefleri, bizlere gerçek çikolatalı tatları en üst kalite ve şimdiye kadar alışık olmadığımız modern ürün formatları ile sunmaktı. Çikolataya ve çikolatalı ürünlere genel olarak bakıldığı zaman keyfine düşkün, yaşamdan zevk almayı seven kadınlar tarafından daha çok tüketildiğini gören marka yöneticileri  Biscolata’nın hedef kitlesini "kadınlar" olarak tanımladılar. En çok ilgiyi de modern, kendine güvenen, iddialı, hayattan ne istediğini bilen, çikolatalı tatları seven, farklı deneyimlere açık ve gerçek anlamda hayatın tadını çıkaran kadınlardan gördü. Bu nedenle yeni kampanyalarında, asıl hedef kitleleri olan biz bayanlara şimdiye kadar alışık olmadığımız, farklı ama aynı zamanda hoşumuza gidecek, markanın iddiasını yansıtan bir kampanya ile ulaşmayı hedeflediler. Kadınların el üstünde tutulduğu reklam filminde; en üst kalite ve lezzetin görsel bir ihtişam ile sunulması ve bununla birlikte Biscolata markası ile yaşanan eşsiz deneyim anlatıldı. Bunu gerçekten çok net bir dille ifade ettiklerini görebiliyoruz:) İlk reklamdan kareleri ancak şu şekilde ifade edebilirim. Bir yakışıklı toplamış, bir yakışıklı taşımış, bir yakışıklı  yoğurmuş, bir yakışıklı pişirmiş, bir yakışıklı sevgisini katmış, bir yakışıklı taşımış, eee sonuç olarak biz bayanlar da hani bana hani bana demiş.)

Biskolata markası gerçekten çok başarılı bir pazarlama taktiği sergilediğini görüyoruz, bunun devamlılığını bu reklamın başarısından daha zor bir süreç olduğunu biliyoruz. Ama marka bu süre zarfında hem dijital  hem de geleneksel marketing de oldukça başarılı işlere imza attı. Hepimizin bildiği gibi facebook ve twitter fan sayfaları marka kimlikleri için oldukça önemli bir kanaldır. Biscolata hem facebook da hem de twitterda oldukça aktifdir. Yapmış olduğu kampanyaların çoğunu sosyal medya üzerinden duyurmuştur. Engagement Rate oranlarına göre Ocak 2012 ve Şubat 2012 raporu aşağıdaki gibidir. Facebook takipçi sayısı 43,631, twitter takipçi sayısı ise 2,521 kişidir. Twitter takipçisi az ama en kısa sürede bunun kat kat fazlası olacağını düşünüyorum.


Facebook sayfasında,  Biscolata hakkında insanların konuşması için bir vesile daha yaratmak. Biscolata kampanya etkisini TV kampanyasının olmadığı dönemlerde de sürdürmek. Biscolata ile 'kendilerine çok uzakta görünen deneyimleri' bile yaşayabilecekleri mesajını verebilmek. ‘Hayatın tadını bilenlere’ mesajını pekiştirmek. Ekranlar önünde yaşanan marka deneyiminin bir ayağını gerçek dünyaya taşımak. (Çünkü sosyal medyada konuşulanlar gerçek dünyada yaşananlar... ). Bir sonraki Biscolata deneyimini daha çok insana ulaştırabilmek (sayfaya fan toplamak) için ‘Hangisi Gelsin’ kampanyası başlatarak sosyal medyada ki etkiyi ölçmeyi hedefledirler. Reklam filmi yakışıklıların resimleri , onlarla ilgili bilgiler günlük olarak sosyal medya  yayınlandı, bayanların yorumları, kendi sayfalarında paylaşımları bu kampanyanın başarılı olmasında büyük etki yarattı. Bunun dışında kampanyanın popüler isimler tarafından desteklenmesi sağlandı. Ayşe Özyılmazer aktivitiye  katılımı ve twitter yorumlarıyla destek verdi. Kampanyanın sonucunda noter huzurunda 2 yakışıklı bayanlarla workshop gerçekleştirdi. Şanslı bayanlar:)

Bu tarz etkinliklerin vazgeçilmesi tabi ki de bloggerlardır, onların katılımı ve sosyal medya da yaydıkları etkileşim ile markanın bilinirliği artmış oldu.
Hepsinin yüzünde ki mutluluğa bakar mısınız:) Kim onların yerinde olmak istemez:)
Gördüğünüz gibi biscolata hiç soluk almıyor. Bütün bunlar olurken zengin ürün segmentini duyurma adına muhteşem reklam kampanyasına yeniden başladı. Biscolata markasının altında Biscolata Starz, Biscolata Stix, Biscolata Mood, Biscolata Pia ve Biscolata Choco Chips olmak üzere geniş bir ürün yelpazesi mevcuttur. Ürün segmenti bol olunca tabi yeni reklamlar geliyor demektir:)
Biraz mood umuza bakalım mı:) Benim mood um tabi ki aşk ve Carlos:)
Her bir ürün kendi başına ayrı bir ses getirir mi, işte bunun kanıtını Şölen biscolata ile bize göstermiş oldu. Biscolata mood Aşk, Sağlık, Mutluluk  sizin moodunuz nedir. Ayrıca şunu belirtmem gerekir ki, evet reklam yüzleri çok yakışıklı arka fonda etkileyici bir ses Engin Altan Düzyatan'ı es geçmemek gerekir:)
ve son reklam kampanyası Biskolata Pia Egzotik, evet her bir ürünü test ettim ama bu gerçekten oldukça başarılı.
Bu reklam bana  denizden babam çıksa yerim'i anımsatıyor:) Biscolata markası Biscolata Pia ile de kadınları heyecanlandırarak ezber bozmaya devam ediyor... Her başarı ödülle taçlandırılır değil mi:)
Media Cat tarafından 2011 yılın ürünü Biscolata Pia seçildi. Kabataş Liseliler tarafından 2011 yılın reklam filmi seçildi.
Media Cat’te 2011’in Buzz Yaratan Markaları araştırmasında 5520 Fikrimühime 23 farklı kategoride yılın en çok konuşulan markaları soruldu. Bu araştırma sonrasında da;
Yılın en çok konuşulan bisküvi markası
Yılın en çok konuşulan 3. çikolatalı ürünü
Yılın en çok konuşulan 10. jingle’ı ödülleri Biscolata markasının oldu. Tebriker:)
Bir şeyi çok istersek yerine gelir aslında ama bu sefer olmadı. Biscolata yakışıklıları Turkcell'e ve Kipa'ya gittiğini görünce neden Yeditepeye'de gelmesin ki dedim. Hele de bu fotoğrafı görünce ne şanslı teyzeler var allahım demekten kendimi alamadım.
Konu olarak aldığım biscolata markasının değerlendirme yazısı sürecinde biscolata yetkililerine ulaşmam gerekiyor diye twitterdan sesimi duyurmaya çalıştım, sosyal medya da ki fan sayfalarının kullanımında ilgi ve alakalarından dolayı öncelikle kutluyorum. Hızlı bir dönüş alarak, kategori müdürü Hayat Kapuka Turaman ile iletişime geçtim. Tabi bunun incesinde Gabi hocamı arayarak öğrenciniz bizimle iletişime geçmiştir denildi, ah keşke ilk beni arasalardı şu an biscolata yakışıklılarıyla olan boy boy fotoğrafımızı yayınlıyor olacaktım:) Eğitim kurumu olmamızdan dolayı ne yapalım dedik ve bu fikrin yaratıcılarını konuk aldık. Bu süreçte Hayat hanım'ın göstermiş olduğu destek için sonsuz teşekkürler:)Tabi bütün arkadaşlarımın derse büyük bir hevesle gelmesi tamamen biscolata yakışıklıları olsa da almış olduğumuz bilgiler bize daha faydalı olduğunu düşünüyorum:)) Konuklarımız bu muhteşem reklam kampanyasının fikir babaları;
Harun Yücesoy  Proximity stratejik planlama direktörü, kampanyanın sosyal medya da ki etkilerinden bahsetti.
Haluk Sicimoğlu BBDO bünyesinden Focus 4 Genel Müdürü, aynı zaman da Bilgi Üniversitesi Reklamcılık öğr. gör. Haluk hoca bize biscolatanın kampanya sürecini, ortaya çıkarılışını, reklam aşamalarını, insanlarda yarattığı etkiyi ,feedbacklerini eğlenceli bir dille anlattı.
Bu keyifli sohbetin eğlenceli anları reklamların yayınlandığı süreç de oldu. Bayanlar ağızları kulaklarında erkekler çatık kaş modun da izlediler:)
Biscolata erkeği gören masun imc öğrencileri:)
Biscolata erkekleri markanın önüne mi geçti? bu tartışmalar devam etse de, bir marka hem reklamıyla, hem ürünüyle hem de sosyal medya da yürüttüğü kampanyalarıyla her şeyden önce bayanların kalbini kazanmasıyla bence 360 derece bir pazarlama stratejisi yaptığını görebiliyoruz.


Son olarak biscolata erkekleriyle bir fotoğrafım olamasa da fikir babalarıyla bir hatıra fotoğrafı çekme imkanım oldu:)
Herkese Aşk, Sağlık ve Mutluluk dolu biscolatalı günler dilerim:)

Twitter @mybiscolata
Facebook.com/biscolata

Sevgiler
Özlem Altıkulaç